Biliyorsunuz yerel seçimlere start verildi. Şu an siyasi vasıflarda olan kişiler için istifa başvuruları başladı,

Biliyorsunuz yerel seçimlere start verildi. Şu an siyasi vasıflarda olan kişiler için istifa başvuruları başladı, bunun sonrasında aday olmak isteyen memur  istifa vermeye devam edecek. Aralık ayında şekillenmesi planlanan listeler ortaya çıkacak.

Olay bura da! gerçekten aday kriterleri siyasi partilerce nasıl belirlenmesi gerekiyor ve şuanda nasıl uygulanıyor.

 Aslında her zamanki gibi bir yasa, kanun ve tüzük gereği etikler var. Hatta şu anda Türkiye Cumhuriyetinin yönetim sistemi Cumhuriyet sistemi, yani yönetimi var. Ama kriterler neye göre uygulanıyor. Her siyasi partinin oy potansiyeline ve ittifakta ki  olan desteğinin getirisine göre değişiyor.

Maalesef hiçbir siyasi parti ve bunların buradaki üst düzey yöneticileri ile belirleyicileri hakka netli davranmadığını işitiyor ve duyuyoruz. O kadar acı ki, bu siyasilerde de aynı yollardan geçen şahıslardır.

Lütfen, ne Antakya nede başka bir ilçemiz sizin pazarlık söz konunuz olmasın. Aday adaylarından istenen ve gizli olarak yürütülen milyonlar, yarın öbür gün bu koltuklara gelecek yeteneksiz ve vicdansız başkanlar yüzünden soyulmaya mahkum edilecektir.

 Çok kısa süre içerisinde tecrübe ettiğimiz 6 Şubat depremi var, ne canlarımız ne hayallerimizi yok ettiler. Tabi ki deprem Allah’tan gelen bir şey, ama tedbir ve işi hakkı ile yapmak ve yaptırmak  başta ilçe belediyelerinin  ve diğer kurumların işidir. Ruhsat denetimleri, kat belirlemeleri ve zemin etütleri hakkı ile yapılsa idi,  yaşadığımız acının 4’te 1’ini yaşamazdık. Rüşvet, rant ve çıkar uğruna sözde işi kolaylaştırma adı altında, yapılması gerektiği gibi değil de, paranın gücüne göre yapılırsa yaşadığımız felaketin daha büyüğü ile karşı karşıya gelmeye devam ederiz.

Ederiz diyorum!  çünkü o kadar parayı peşkeş çeken biri, Belediyenin başına geldiğinde kat kat daha fazlasını çıkarmak için her zaman rant, rüşvet ve çalmaya çalışacak ve alacaktır. Mevcut siyasetçiler ve o zamanın sözde sözü geçenlerde mecbur  göz yumacaktır.

Eğer, az da olsa bu yaşadıklarımızdan ders çıkardık,  ya da aldıysak eğer,  gerçekten az da olsa bu kadim şehri Hatay’ı, Antakya’yı seviyor ve tekrar eskisi gibi ayağa kalkmasını istiyorsak, şahsi ve siyasi menfaatleri bir kenara bırakıp,  şehrimizi ve şehirlerimize  gerçekten kim hizmet edecekse, kim ayağa kaldıracaksa, kim en güzel şekillerde yönetecekse onlara bu görevi verin.

Olan bu şehre, olan bize olacak. Saygılarımla…